“Consolidated Rescue Group” kuruluşu ile işbirliği yapan araştırmacı gazeteciler, geri itmelerde rol alan mültecilerle konuştu.
Bu kişiler şiddet kullanarak geri itme operasyonlarında rol aldıklarını anlattı. Yardım karşılığında ise kendilerine Yunan polisinin ülkede bir ay geçerli kalış izni vaadettiğini ileri süren işbirlikçiler, böylece Avrupa’nın kuzeyine doğru yolculuklarına devam etme şansı yakaladıklarını itiraf etti.
YUNAN POLİSİNİN “KÖLELERİ”
Çalışmaya göre Yunan polisinin “acemiler” olarak adlandırdığı bu kişiler, birkaç yıl önce mültecilerin yolunu kesen çiftçi ve balıkçıların yerini aldı.
Konuyla ilgili görüşüne başvurulan emekli bir Yunan polisi, göçmen akışını engelleyen bu işbirlikçileri “gizli tutulmalarından dolayı görmediklerini” söylüyor.
Yardımcısı ise “Polis karakolunun konteynırlarında yaşıyorlar ve gelip gidebiliyorlar. Onlarla nehirde, çalıştıkları yerde ya da akşam karanlığında alışverişe gittiklerinde karşılaşıyorsunuz” diyor.
İnsan Hakları İzleme Örgütü ve Josoor adlı sivil toplum kuruluşuna göre bu eğilim, 2020 yılından bu yana yasa dışı şekilde geri gönderilen (pushback) göçmenlerin ifadelerinde yer buluyor.
Yunan güçleri, Ankara’nın yüz binlerce göçmeni Avrupa’ya göndermekle tehdit ettiği Mart 2020’de bu uygulamayı yoğunlaştırmış. Sınırda görevli üç polis memuru bunu doğruladı.
Bir kıdemli memur, “Göçmenlerin bu şekilde zorla çalıştırılması siyasi destek görüyor. Hiçbir polis memuru tek başına hareket etmez” diyor.
Atina yönetimi şu ana kadar sığınmacıların geri itildiği konusundaki iddiaları kesin bir dille reddetti.
Araştırmacı gazetecilerin Yunanistan Sivil Savunma Bakanlığı’na bu iddialarla ilgili yönelttiği sorular yanıtsız kaldı.