Belarus-Polonya sınırındaki göçmen kriziyle birlikte Türkiye’nin göçmen kaçakçılığındaki rolü sorgulanıyor. Uzmanlara göre kaçakçılık uluslararası sektöre dönüştü ve Türkiye’de insan kaçakçılığının cezası ağır değil.
Türk Hava Yolları (THY) göçmenlerin kaçak yollarla Avrupa’ya taşınmasında rol oynadığı iddialarını reddettiyse de, Polonya-Belarus sınırındaki büyüyen göçmen krizinde Türkiye’nin üzerinde yoğunlaşan dikkatler bir türlü dağılmıyor.
AB’nin sınır koruma gücü Frontex’in verilerine göre AB’nin doğu sınırlarından girmeye çalışan göçmenlerin geldikleri ülkeler Irak, Suriye, Afganistan, Türkiye ve İran olarak gösteriliyor. Belarus havayolları şirketi Belavia’nın, THY ile işbirliği içinde haftada 4 ile 7 uçuş düzenleyerek her uçuşta 180 göçmeni İstanbul’dan Minsk’e taşıdığı belirtiliyor.
Uluslararası organize suçla mücadele hedefiyle hareket eden sivil toplum kuruluşu Global Initiative Ekim 2021’de yayımladığı Küresel Suç İndeksi’nde, Türkiye’nin suç örgütleriyle arasına mesafe koyamadığını ve Asya, Ortadoğu, Avrupa arasındaki konumundan ötürü insan kaçakçılığında önemli bir durağa dönüştüğünü duyurdu.
Peki Türkiye insan ve göçmen kaçakçılığıyla yeterince mücadele etmiyor mu? Türkiye açısından sorun tam olarak nedir?
İçişleri Bakanlığı’na bağlı Göç İdaresi Başkanlığı’nın verilerine göre 2020’de Türkiye’ye kaçak giriş yapan 122 bin 302 göçmen yakalandı. 2021 yılında ise bu sayı 24 bin 503’ü buldu.
Ankara’ya sınır bölgelerinden ulaşan bilgilere göre özellikle İran sınırında büyük problem yaşanıyor. Sınırın bir bölümüne duvar örülse, sınır karakolları aktif hale getirilse ve sınırın gözetlenmesi için insansız hava araçları devreye sokulsa da sınırdan kaçak geçişler bir türlü engellenemiyor.
Göç İdaresi; Türkiye’de son dönemde yakalanan düzensiz göçmenlerin geldikleri ilk 10 ülkeyi; Afganistan, Suriye, Pakistan, Özbekistan, Irak, Bangladeş, Türkmenistan, Somali, İran ve Filistin olarak sıralıyor.