Suriye’de 12 yıl önce başlayan iç savaş çok sayıda çocuğu yaşamdan koparırken bir o kadarına da kabus yaşatmaya devam ediyor. Gözlerini çadırda açan çocuklar hala hayatta kalma mücadelesi verirken aradan yıllar geçmesine karşın sıcak bir ev ortamının özlemini çekiyor.
Dünya ile çadır kentlerde tanışan, soğuk, sıcak, açlık ve savaşın yol açtığı psikolojik yıkıma karşı küçük bedenleriyle mücadele eden minik yüreklerin ev ortamına dair hiçbir fikirleri ve anıları yok.
Kışın dondurucu soğuğunda çadırın ince kumaşını ölümle aralarına bir duvar olarak ören, yazın ise kavurucu sıcakta nefes bile almakta zorlanılan küçücük çadırlara hapsolan çocukların hikayeleri şöyle:
EVİ DE OKULU DA YOK
O çocuklardan biri İdlip’te çadır kampta yaşayan Muhammed Ahmed El Ömer (8). Halep’in Khan al-Assal kasabasından gelen Ömer, savaşta doğdu. Ailesinin kaçtıkları kasabada çiftlik evleri olduğunu ancak şu an akıbetini bilmediğini anlatan Ömer, kaygısını “Belki de bombalanmıştır” diye dile getiriyor.
El Ömer, “Evi, çadırdan daha çok seviyorum çünkü çadırlar çok ama çok kötü. Hiç hayatımda bir evde yaşamadım, bir evde uyumadım, uyanmadım. Hep çadırda yaşadım. Kardeşlerimle ve ailemle birlikte büyük bir evde yaşamayı hayal ediyorum. Koşullar nedeniyle okula gitmiyorum. Çantam, defterim, kalemim yok” dedi.
MASADA YEMEK HAYALİ
Hitam Velid Halid’in (6) ise 5 kardeşi var. Uzun zamandır çadırda yaşayan Halid, hayalinin evlerine dönmek olduğunu söyledi.
Halid, oyun oynamayı çok sevdiği için özel bir odasının olmasını ve kardeşlerimle evimizdeki masada birlikte oturarak yemek yemeyi hayal ettiğini belirtti. Halid, çadırda eşyalarını koyacak dolaplarının olmadığını anlattı. Kar çok yağdığında çadırlarının yanındaki dört çadırın yıkıldığını söyleyen Halid, o zamandan beri çadırın içinde yaşamaktan korktuğunu ifade etti. Halid, arkadaşlarıyla masa ve sandalyesi olan bir sınıfta okumak istediğini söyledi.
ÇADIR DEĞİL DUVAR OLSUN
Nada Muhammed Al Mahmoud (8) yaşında. O da çadırda yaşıyor. Evin ne olduğunu bilmeyen Al Mahmoud, “Küçüklüğümden beri siyah bir çadırda yaşıyorum. Çadırda yaşamak çok kötü. Su basıyor, çamur oluyor. Bazen de çadır yıkılıyor. Çadırın içi çok soğuk. Çadırdan ev istemiyorum. Duvarları sağlam bir yerde yaşamak istiyorum. Dolabımız olmadığı için eşyalarımızı, çadırın demirine asıyorum” dedi.
EVDE YAŞAMA ÖZLEM
Yedi yaşındaki Raghad Mamdouh Aslan ise doğduğundan beri çadırda yaşadığını söylüyor.
Aslan, “Ev görmedim. Çadır da üşüyorum. Çantam, eşyalarımı koyacağım bir dolabım da yok. Çadırda yaşamak istemiyorum, savaş bitsin artık güzel bir evde yaşamak istiyorum. Anneme çadır işlerine yardım ederek, destek olmaya çalışıyorum” ifadesini kullandı.