PİKTES, Milli Eğitim Bakanlığı’nın mülteci çocukların Türk eğitim sistemine entegrasyonu projesi… Bu kapsamda pek çok etkinlik, atölye, eğitim yapılıyor. Bunlardan biri de İstanbul’daki mülteci ve Türk çocuklardan bir koro kurulması ve onlara Türk Müziği eserlerinin öğretilmesiydi. Şimdi bu çocuklar 23 Nisan’da Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) ADA Ankara sahnesinde ‘Aynı Bahçenin Çiçekleri’ konserine çıkmaya hazırlanıyor. Ses sanatçısı Doç. Dr. Aylin Şengün Taşçı liderliğinde çalışmalarını sürdüren koroda Esenyurt Ahmet Keleşoğlu İlkokulu, Ekrem İnci Ortaokulu, Otakçılar Fatma Mehpare Buluğ İlkokulu ve Esenyurt İmam Hatip Ortaokulu’ndan toplamda 70 öğrenci var. Biz de Ahmet Keleşoğlu İlkokulu’ndaki provaya katıldık, neşeyle şarkı söyleyen çocuklarla konuştuk…
‘Amaç, eğlenerek yakınlaşmak’
Sümeyye Güner Şengüler, PİKTES İstanbul İl Milli Eğ. Md. koordinatörü
Amacımız Türk ve yabancı uyruklu öğrencilerin eğlenerek, müziğin o evrensel dilini kullanarak birbirlerine yakınlaşmaları… Burada amaç asimile etmek değil; çocuğun geçmişten getirdiği birikimleriyle var olabileceği, bununla beraber ortak bir çatı altında kardeşçe geçinebileceğimiz mesajını vermek. Din, dil, ırk, kültür farklılığı gözetilmeksizin, insan olma paydası içerisinde bir araya gelmenin büyük bir zenginlik olduğunu düşünüyorum.
‘Birlikte müzik yapınca dostluk da pekişiyor’
Doç. Dr. Aylin Şengün Taşçı, Mülteci Çocuk Korosu koordinatörü
Çocuklar birlikte müzik yaptıklarında aralarındaki dostluk duygusu pekişiyor, birbirlerini benimsiyorlar. Bunu 23 Nisan’da göstermek için iki ay içinde çocukları konsere hazırladık. Türk müziğindeki çok sevilen İstanbul türkülerinden yola çıkarak bir repertuvar belirledik. Zaten bizim müziğimiz onların müzikleriyle makamsal olarak benzer. O nedenle bu eserleri çok çabuk öğreniyorlar. Sanki doğuştan bu müziklerin içinde büyümüş gibi çabuk benimsiyorlar.
‘Vatan Marşı’nı söylemeyi seviyorum’
Ahmet Alhusayni, 10
Annemin anlattığına göre Suriye’den önce Lübnan’a, oradan Mısır’a, sonra da 2012’de İstanbul’a gelmişiz. Okul dışında karate yapıyorum. Bir Türkiye birinciliğim, bir Avrasya ikinciliğim var. Derslerimde iyi olmak ve karate dünya şampiyonu olmak için dua ediyorum. Müziğe daha önce çok ilgim yoktu, buraya gelince söylemeye başladım. Koroda söyleyince çok mutlu oluyorum. Ayrıca Kıraç’ın ‘Vatan Marşı’nı söylemeyi çok seviyorum.
‘Burada günlerimiz çok güzel geçiyor’
Saly Shahrour, 11
2013 yılında, ben 2 yaşımdayken Suriye’den Türkiye’ye gelmişiz. Şam’da olduğumuz o günler çok kötüydü; evimiz bombalandı. Burada günlerimiz çok güzel geçiyor. Türk arkadaşlarımız bize çok güzel davranıyor. Evdeyken aileme Türkçe şarkılar söylüyorum. Bu kadar Türkiye’de kaldıktan sonra kendimi Türk gibi hissediyorum. Arkadaşlarımla koroda şarkı söylerken de çok mutlu oluyorum.
‘Beni Türk sanıyorlar, hoşuma gidiyor’
Tala Obeid, 11
Suriye’deyken bir gün biz evden çıktıktan hemen sonra evimize bomba düştü. Önce anneannemde kaldık. Sonra babam buraya gelip, Türkçe öğrenip maddi durumunu düzeltti. 5 yaşımdayken biz de İstanbul’a geldik ve ben okula başladım. Türk arkadaşlarım bana çok yardım etti. Burada şarkı söylerken kendimi heyecanlı ve mutlu hissediyorum. Bazı öğretmenler beni Türk sanıyor, bu benim hoşuma gidiyor.
‘Şarkı söylemek bana özgür hissettiriyor’
Zeyt Dado, 12
Savaş başlayınca Suriye’den çıktık, evimiz bombalandı, akrabalarımız öldü. Önce Mısır ve Libya’ya gittik, 2016’da İstanbul’a geldik. İstanbul daha güzel. Okulda öğretmenimiz şarkı söylemek isteyenleri koro grubuna ayırdı. Arap şarkıları söylemeyi seviyorum. Türkçede en çok Rafet El Roman’ın ‘Unuturum’ şarkısını seviyorum. Çanakkale Türküsü’nü de seviyorum. Şarkı söylemek kendimi özgür hissettiriyor, mutlu oluyorum.
‘Şimdi burada çok mutluyum’
Mohammed Fayami Alkatip, 12
Söylediğimiz şarkılar çok güzel. ‘Muhabbet Bağı’, ‘Yâr Saçların Lüle Lüle’yi söylemeyi seviyorum. Kendimi Türkiyeli olarak görüyorum çünkü
8 yıldır buradayım, arkadaşlarımın yarısı Türk. Türkçe öğreniyorum ve insanlarla Türkçe sohbet ediyorum. Evde Arapça konuşuyoruz. Türkiye’ye geldiğimizde 4 yaşındaydım. Suriye başkanı bizi sevmediği için uçakla bombalar atıyordu. Elektrik ve gaz kesilmişti, karanlıkta oturuyorduk. Şimdi burada mutluyum.
‘Afganistanlıyım ama orayı hatırlamıyorum’
Abeer Vasık, 8
Şarkı söylerken sanki içime huzur doluyor. ‘Muhabbet Bağına Girdim’i melodisinden dolayı çok seviyorum. Burada prova yapıyoruz. Sonra Ankara’da bir kalabalığa şarkı söyleyeceğiz, gezeceğiz. Anıtkabir’i görmek istiyorum. Afganistanlıyım ama orayı çok hatırlamıyorum, 2 yaşımdayken buraya gelmişiz. Kendimi daha çok Türkiyeli gibi hissediyorum. Çünkü herkesle Türkçe konuşuyorum. Türkçeyi öğrenmem çok kolay olmadı. Çizgi filmlerden öğrendim.
‘Bugün bile uçak sesinden korkuyorum’
Kamer Heyeni, 15
Şarkı söylerken heyecanlı oluyorum. Suriye’deyken pek bu tip şeyler yapmadığımız için bana çok değişik geliyor. Buradaki arkadaşlarımızı, öğretmenlerimizi çok sevdim. Suriye’de çok zor zamanlar yaşadık, buraya gelmemiz kolay olmadı. Bugün bile bir uçak sesi duysam çok korkuyorum. Suriye’deyken uçaklardan sürekli bombalar atılıyordu. Suriyeliyim ama kendimi Türkiyeli gibi hissediyorum. Çünkü Türkçeyi Arapçadan daha iyi biliyorum.