TRABZON’UN İNSANLARI SICAK VE SAMİMİ
Trabzon’a nasıl geldiğini anlatan Alganaymi, “Ticari amaçlı babam Türkiye’ye seyahat ediyordu. Bana bir gün sen de gel dedi. Geldim ve Türkiye’yi çok sevdim. Trabzon’a geldiğimde ise ilk 6 ay kaldım. Burada yaşamak düşüncesi başta zor geldi. Çok sevdim ancak bir yaşantı kurmak zor. Daha sonra ben burada kalmalıyım dedim. Türk bir kızla evlendim. Trabzon’un doğası, yeşilliği Arapları cezbediyor. Benim de burada kalma sebeplerimden. İnsanların samimiyeti ve sıcaklığı da var. Milletin samimiyetine inanıyorum.” dedi.
KÖTÜ DÜŞÜNEN İNSANLAR DÜNYANIN HER YERİNDE VAR
Sosyal medyada yapılan olumsuz yorumlara ise Algaymi, “O her yerde var. O insanlar her yerdeler. Biz Türkleri seviyoruz. Türkler de Arapları seviyor. Olumsuz düşünen insanlar bizde de var, sizde de var. Fransa’da, Almanya’da, Amerika’da, her yerde var. Bu hiçbir zaman düzelmeyecek. Eminim Türkler de Avrupa’da ırkçılığa maruz kaldılar. Kim buna maruz kalıyorsa acı oluyor. Buna maruz kalanlar daha iyi anlıyor.”
8 YILDIR OLUMSUZLUKLA KARŞILAŞMADIM
Biz Türkler hakkında iyi düşünüyoruz. Türkler de bizim hakkımızda iyi düşünüyor. Bugüne kadar kimse kötü bir muameleden bahsetmedi. Türkiye’yi sevdiklerini, Trabzon’u daha fazla sevdiklerini söylüyorlar. 8 yıldır buradayım bu zamana kadar olumsuz düşünen bir insanla karşılaşmadım. Umarım bundan sonra da karşılaşmam. 83 milyon insanın hepsi aynı olamaz.
‘NEDEN HALA TÜRKİYE’YE GİDİYORSUNUZ?’ DİYENLER…
Sosyal medyada yazıyorlar ‘siz böyle olumsuz yorumları gördükten sonra neden hala Türkiye’ye gidiyorsunuz?’ diyorlar. Böyle söyleniyor ama yine Türkiye’ye gelmeye devam ediyorlar. Orada bir hakikat var. Hakikat daha yüksek. Araplar ve Türkler arasında hiçbir zaman fitne olmayacak.” ifadelerine yer verdi.
BİZE HER YER TRABZON
Trabzon ile ilgili ise Algaymi, “Bize her yer Trabzon. Kendimi Trabzon milleti gibi sayıyorum. Çünkü nasıl konuştuklarını, nasıl düşündüklerini, hayat tarzlarını biliyorum. Trabzonlu insanlar samimi. 8 yıldır onu gördüm. Bu sebeple Trabzon’da kaldım.” ifadelerini kullandı.
